7 Şubat 2011 Pazartesi

Nafile Put Diyaloğu

















“O bir put…”
“Put değil, anıt…”
“Hayır, put…”
“Hani kanıt?”
“Put gibi duruyor…”
“Kılını kıpırdatmayan insanlar da put mudur?”
“Putlar, cansız olur…”
“Ölüler put mudur?”
“Putlar insan eliyle yapılır…”
“Evet, bu bir fark…”
“Bir de çok yüksektirler…”
“Gökdelenler put mudur?”
“Hâşâ…”
“Neden?”
“Mutlaka duası okunmuş, kurbanı kesilmiştir…”
“Bu yeter mi?”
“Artar bile…”
“O anıt da duayla ve kurban kesilerek açılsa?”
“Olmaz…”
“Neden?”
“Hedefe girdi bir kere…”
“Putperestsiz put olur mu?”
“Olmaz…”
“Anıta tapan birilerini göremiyorum…”
“Put olduğunu fark etseler, taparlardı…”
“Gökdelenperestler apaçık ortada ama…”
“Kimler?”
“Yani gökdelenlere tapanlar…”
“Gökdelenler, insanlar barınsın diye yapılıyor…”
“Modern zaman putu sayılmazlar mı?”
“Onlara ‘put’ deme, ekonomik kriz çıkar…”
“Birçoğu da çok kaba…”
“İçleri güzel ama…”
“Işığımı kesen dışları beni yakıyor…”
“Parayı bastıran alıyor, sana ne!”
“Doğru ya, paraya da tapılıyordu…”
“Büyüklerimiz her ikisine de karşı değil…”
“Büyüklere tapanlardan mısınız?”
“Yorum yok…”
“Sen hâlâ put iddianda ısrarlı mısın?”
“Varsayalım o bir anıt…”
“Hele şükür…”
“Ama fazla sevinme, yine de yıkacağız…”
“Madem o bir anıt, neden yıkmak istiyorsunuz?”
“Eğilmiyor, bükülmüyor, dönmüyor, konuşmadan muhalefet edebiliyor, bize tepeden bakıyor, düşündürüyor, sırt dönmeyi zorlaştırıyor, yıkılası çok şeyi simgeliyor… Yeter mi?”
“Artar bile…”

id="wobsbn"> Web Analytics